Obama politikayı beğendi, Paris Hilton şuan Reina'da diye uzar gider günlük olarak karşılaştığımız facebook günlüğü. İlk olarak, iş veren ya da polis artık bireyin sosyal medya paylaşımına göre o kişiyi değelendirdiğine dair bir dedikodu aldı başını gitti. Bununla beraber artık daha da içimizden biri olan sana dünya üzerinde çok konuşur, araştırma yapar olduk.
Bu yazımda geçen sene tanıştığım ve kendisini çok başarılı bulduğum arkadaşım Michal Kosinski'nin (Mihal diye okunuyor, sevgili basın bunu Michael'e çevirmiş ancak doğru olan Michal) facebook 'like'ları üzerine yaptığı araştırmadan bahsetmek istiyorum.
Michal, Cambridge Üniversitesinde çalışan bir araştırma görevlisi. Bu cümleden çıkan anlamdan da fazlası aslında ; kısa zamanda riskli tercihler yapan Michal, çok genç yaşta 'farklı' olanı bulup ilerleyen bir lider olması ile birlikte aynı zamanda çok da mütevazi bir insan.
Michal ve Cambridge Üniversitesinde çalışan bir grup araştırmacı Facebook'da beğen butonunun üzerinde tıklandığına bu kişilerin din, siyaset, ırk ve cinsel yönelimleri hakkında varsayımlara ulaşan bir algoritma geliştirdi.
Bu araştırmada yaklaşık 58 bini aşkın denek yer aldı, bu algoritmayla yapılan işle beraber aynı zamanda Big 5'a dayanan bir kişilik testi de uygulandı ( Adının myPersonality olması gerekiyor ). Beğen butonunun sonuçları ile kişilik testleri karşılaştırıldı.
Kendisi bana bu araştımadan ve yaptıklarından ilk bahsettiği zaman ister istemez önyargıyla yaklaştım, eleştirecek birşeyler aradım nedenine ise bahsedeceğim. Çoğu şey mantıklı gelmemişti ama yemeğin tadını merak ediyordum ;
Endişe verici ve çok heyecanlı !
Bu algoritma müzik,kitap, film beğenlerden inanılmaz bir bilgi topluyor ve bunlar kişiliğin büyük bir oranını belirliyor. Burada girmek isterim, ben şahsen facebook'da beğenmediğim ya da izlemediğim 'şeyleri'de daha sonra dönüp bakmak için beğenirim. Ha daha sonra dönerim dönmem ama o 'like' orada kalır. Tabii bu algoritmanın sadece bir yüzü olduğu için çıktıntılık yapmak istemem.
Hıristiyan ve Müslümanların doğru kategorize edilme oranı ise yüzde 82 olarak bulunmuş.
Benim için en şaşırtıcı sonuçlardan biri, tırtıklı patates kızartması ve yüksek zeka arasında bir paralellik görülmesi oldu! Bu sonuç Michal'i importable research nobeline götürebilir, benden söylemesi.
Sonuçlar hoşunuza gitti, ilginizi çekti değil mi? Durun ama burada bahsettiğimiz sizsiniz. Facebook'un hayatımız üzerinde büyük bir etkiye sahip olduğunu düşünürsek, bu sonuçların bizim siyasi eğilimlerimizi , cinsel tercihlerimizi gösterdiği gerçeği kişisel özgürlüğe bir tehtit olabilme sonucunu da çıkabilir.
Michal, bunun önüne geçmenin en iyi yolun gizlilik ayarlarını değiştirilmesi olduğunu söylüyor.
Bu arada facebook sürekli kendini yeniliyor ve değişiklik yapıyor. Bir çoğumuzun farketmediği birşey var ; profil resminizi değiştirdiğinizde eğer gizlilik ayarını yapmazsanız facebook artık onu otomatik olarak kamuya açık bir bilgi sayılıyor ve paylaşıyor.
İnci Tebiş
http://www.michalkosinski.com/
http://www.pnas.org/content/early/2013/03/06/1218772110
0 comments:
Post a Comment